Fransız yazar Jeremy Patinier, erkekler için bir feminizm rehberi yayımladı. Okumaya üşenenler ve büyük ihtimalle Türkçe tercümesini bulamayacak olanlar için LeTemps gazetesinin kendisiyle yapmış olduğu röportajdan bazı kesitleri aşağıda bulabilirsiniz:
Le Temps: Neden erkekler için bir feminizm rehberi hazırlama ihtiyacı duydunuz?
Jérémy Patinier: Çünkü cinsiyetçilik her yerde. Bir erkek olarak sahip olduğum ayrıcalıkları her gün fark edebiliyorum: Meslektaşım olan kadınlardan daha çok para kazanıyorum, otobüste tacize uğramıyorum ve kadınlardın sürekli maruz kaldığı psikolojik baskıyla uğraşmıyorum. Çok genç yaşlardan itibaren kendimi homoseksüel olarak tanımladığım için erkeklikle özdeşleştirilen klişelerden uzaklaşabilmeyi öğrendim. Bu tecrübemi diğer erkeklerle paylaşabileceğimi düşündüm.
Le Temps: Ama kitabınızda tüm erkeklere hitap ediyorsunuz değil mi, heteroseksüeller dahil?
Evet, ve feminist dava ile barışık bu adamlara daha yakından baktığımda kadınlara ve dişiliğe olan olumlu bakış açısından çok şey kazandıklarını gördüm. Örneğin bir ailede baba ev işlerinin %50’sini üstleniyor ve haftasonu aktiviteleri planlıyorsa eşi psikolojik anlamda da daha rahat oluyor ve bu durum çiftin ilişkisine de yansıyor. Dahası, ev işlerini sahiplenen babanın çocuklarıyla olan ilişkisi de belirgin şekilde güçleniyor. Kadınlığı değersizleştiren basmakalıp fikirler üzerine çocuklarını eğitebiliyor. Bu çocuklar ise sanılanın aksine daha güçlü kişilikler olarak yetişiyor çünkü kendilerine erişilmesi imkansız cinsiyet rolleri empoze edilmiyor.
Le Temps: Yani bu eşitlikten en çok babalar mı karlı çıkıyor?
Yalnızca babalar değil. Bu konuda yapılan araştırmalar feminizm = ev içerisinde cinsiyetler savaşı algısının tamamen yanlış olduğunu ortaya koyuyor. Partnerler birbirlerine daha çok saygı duyduğunda daha istikrarlı ilişkiler ve daha mutlu cinsel yaşamlar da ortaya çıkıyor. Eşitlik fikrine sahip çıkan erkekler kendilerini daha iyi ifade ediyor ve duygularını açıklamaktan çekinmiyor, Ayrıca feminist erkeklerin çevreye karşı da daha duyarlı insanlar olduğu çıkmış. Yani feminist erkekler gezegenimiz için de bir nimet!
Le Temps: Peki ya bekar erkekler?
Onlar da kendilerine takılmış olan maskelerden kurtuluyorlar. İnsanlar kendilerine empoze edilen modellere uymaya çalışırken aslında derin sıkıntılar yaşıyor. Kadınların eşitlik mücadelesine sahip çıkan erkekler öteden beri inandırılmış olduğumuz yalanlardan kurtulmaya başlıyor.
Le Temps: Peki ya cinsiyetler arasındaki eşitsizlikleri fizyolojik farklarla açıklayan fikirler hakkında ne düşünüyorsunuz?
Kadınların bugüne kadar göreceli olarak daha güçsüz olmasının sebebinin büyük ölçüde çocukluktan gelen beslenme farklılıklarından kaynaklandığı kanıtlandı. Bugün kadınlar daha güçlü ve bir çok erkeğe göre daha dayanıklı. Kaldı ki, genel olarak insanlar arasındaki fiziksel farklılıkları bir hiyerarşi konusu yapmak mümkün olamaz.
Le Temps: Son zamanlarda moda ve sinema dünyasında feminizmin popülerlik kazanması hakkında ne düşünüyorsunuz?
Öncelikle sözün söylenmesi gerekliydi. Şimdi konuşulabildiğine göre eşitlik ve saygı fikirlerini oturtmak için eyleme geçmek gerek. Bu hareketi olumsuz karşılayan erkekler ayrıcalık ve güç kaybedeceklerini düşünüyor olmalılar. Bu anlamda daha yapacak çok iş var! Şunu tekrar tekrar söylemek gerek: Feminizm erkeğe karşı değil, ataerkiye karşı bir savaştır.
Petit Guide du féminisme pour les hommes, Jérémy Patinier, Ed. Textuel, Paris, 2018