Yaz geliyor. Yakında kadın çıplaklığının ahlaki boyutunu biraz hafifletip şekli şemaliyle daha çok uğraşacağımız günler gelecek. Her yaz tatilinden önce yolculuk stresim bedensel kaygılarımla birleşip dayanılmaz bir hal alır. Tatil öncesi son birkaç gün heyecan ve heves yerine endişe ve stresle kaplanırım. Tüm beden olumlama okumalarıma, kendimi sevme, kozmetik piyasasının oyunlarına kapılmama çalışmalarıma rağmen her sene yaşadığım bu stres azalsa da benimle kalmaya devam ediyor.
Birçok kadın gibi bacaklarımda ve kalçalarımda epey selülit var. Çocukken elimizle bacağımızı sıkıştırıp bulduğumuz portakal kabuklarını artık aramaya gerek kalmıyor. Haftada 3 gün spor yapıyorum, deli gibi koşuyorum, sigara içmiyorum, bacak kaldırmalar, bacak indirmeler, yoğurt detoksu, keten tohumu, kolayı bırak, kahveyi azalt, yine de oradalar.
Ablamın birkaç arkadaşı selülit masajı yapan bir merkeze gidiyormuş. Ciddi ciddi dayak yiyorsun ama işe yarıyor diyorlar, düzenli gitmek lazım…
İnternette çok basit bir araştırma yapın. Akustik dalga terapisi, dört farklı lazer cihazı ile tedavi, derinin altına enjekte edilen karbon gazı, vakum radyofrekansı ve daha pek çok çılgın çözümle karşılaşırsınız.
Selülitin neredeyse bir hastalık olduğu konusunda bu pazardan faydalanma amacı taşıyanlar ve hayatında farklı bir görüşle karşılaşmamış hemen herkes hemfikirdir.
Daha da ileriye gidip selülitin ruhsal problemler veya baharatlı yiyeceklere de bağlı olabilecek bir dolaşım sorunu olduğunu iddia ederler.
Biz ise, kendi bedenimizin oldukça kusurlu olduğunu ergenlikten itibaren kabullendiğimiz için bu soruna binbir çeşit krem, masaj cihazı ve güzelik merkezi arasında çözüm arar dururuz.
Oysa selülit, bir hastalık değildir. Tedavi edilmesi gerekmez, sağlığı etkilemez, hiçbir fizyolojik soruna sebep olmaz. Tedavi edilmesi gereken, bakteriyel bir cilt enfeksiyonu olan (ağır yaşamlar programında sıkça duyduğunuz) selülittir ki bunun magazin dergilerinde gördüklerinizle veya kalçalarınızdakilerle hiçbir ilgisi yoktur. 
Selülitin modern yaşam tarzının sağlıksız beslenme alışkanlıklarıyla ilgili olduğuna ilişkin sayısız yazı bulabilirsiniz. Ama bunların hiçbiri rönesans tablolarındaki kadın bedenlerindeki selülitin kolaya mı oreo bisküvilere mi bağlı olduğu sorusuna cevap vermez.
Kadın bedenindeki selülitin bir problem olarak tanımlanması ilk olarak 1920’ler Fransa’sında ortaya çıkar. Marie Claire ve Votre Beauté dergileri bu dönemde giderek zayıflaması beklenen ideal kadın bedenini tanımlarken keyfe bağlı estetik cerrahi de aynı dönemde popülerlik kazanmıştır. Bu dergiler çalışma hayatına giren kadınların güzel olmaktan vazgeçmemesi gerektiği vurgusuna yer verir, selülitli veya kilolu buldukları kadınları umursamazlık ve ihmalkarlıkla suçlar. Bu dergiler sonraki yıllarda doğal haliyle kusurlu bulunan kadın bedenini düzeltmek için çareler sunan kozmetik markalarının reklamlarıyla çok büyük paralar ve uluslararası pazarlar kazanır.
Aslına bakarsanız, ergenlik sonrasındaki kilolu, fit, normal veya zayıf kadınların %85 ila %98’inde selülit vardır. Bu istatistiğin çok net olmaması selülitin dermatolojik veya dolaşımsal tıbbi bir rahatsızlık olmamasından kaynaklanıyor. Kimileri bunun yağ dokusunun cilt altındaki genetik faktörlerden kaynaklanan dağılımıyla ilgili olduğunu söyler. Kimine göre de selülit yağ dokusuyla değil bunun altında yer alan kas dokusunun esnekliğiyle ilgilidir. Her halükarda, selülit kadın bedeninin doğal bir parçasıdır. Sağlıklı ve istiyorsanız doğurgan olmanız için vücudun salgılaması gereken hormonların ve sahip olmanız gereken minimum yağ dokusunun bir sonucudur. Adet görmek gibi, dönem dönem büyüyüp küçülen memeler gibi, kadın olmanın doğal ve güzel parçalarından biridir. Çok fit insanlarda da moda markalarının meleklerinde de selülit vardır. Zamanında anlamsız kremlere çok para döktüm, artık o paraları biriktirip kendime güzel şaraplar ve bol selülitli tatiller satın alıyorum.
Bu konuyu bir de siz değerlendirin diye aşağıya da birkaç ideal kadın bedeni örneği bırakmayı düşündüm ama tatillerini yaparken izinsiz fotoğraflanan insanları paylaşmayı etik bulmuyorum.
Google da selülit kremleri, masajları araştırmak yerine Victoria’s secret modellerinin selülitlerini araştırın. Selülite en iyi, en etkili çözüm, bize iteledikleri gerçeklikten uzak barbie bebek bedeninin insana, kadına, sağlığa veya güzelliğe dair bir gerçekliğinin olmadığının farkına varabilmek… selülitlerinize bakmak, onları sevmek, güzel bikinilerle süslemek.
İyi tatiller
Yakılacak Düşünceler 